Boğaziçi Köprüsü
Türkiye’nin en büyük, dünyanınsa nüfus açısından 17. en büyük kenti olan İstanbul’un en önemli yapılarından biri olan Boğaziçi Köprüsü, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan ve stratejik önemi çok büyük olan bir asma köprüdür. Avrupa Kıtası’ndaki ayakları Ortaköy, Asya Kıtası’ndaki ayakları da Beylerbeyi semtlerinde bulunan Boğaziçi Köprüsü, İstanbul’un eşi benzeri olmayan boğazına yapılan ilk köprü olması nedeniyle “Birinci Köprü” olarak da bilinir. Boğaziçi Köprüsü yapıldığı dönemde dünyanın en uzun 4. asma köprüsüyken, günümüz itibarıyla hala ilk yirmi içinde yer almaktadır.
20 Şubat 1970 tarihinde yapımına başlanan Boğaziçi Köprüsü, İstanbul’un giderek artan nüfusu nedeniyle büyük bir ihtiyacı karşılamak için geliştirilen dev bir projeydi. Dünya metropolleri arasına giren İstanbul’un şehir içi ulaşımını baştan aşağı değiştiren Boğaziçi Köprüsü, nihayet 30 Ekim 1973 tarihinde tamamlandı. Türkiye Cumhuriyeti’nin 50. yıldönümünde saat 12.00 itibarıyla açılışı yapılan Boğaziçi Köprüsü, açıldığı tarihten günümüze İstanbul’un ve dolayısıyla Türkiye’nin en önemli mimari yapılarından biri olmayı sürdürmüştür.
Tarihsel kayıtlara göre M.Ö. 5. yüzyıldan itibaren Pers Kralı I. Darius ile başlayan İstanbul Boğazı köprüsü fikri, yüzyıllar boyunca insanoğlunun hayalini kurduğu bir proje olmuştur. Pers Kralı I. Darius bu dönemde yaklaşık olarak 700 bin kişiden oluşan dev ordusunu boğaza yanaştırdığı gemilerden oluşturduğu yüzer köprü sayesinde Avrupa Kıtası’na taşımayı başarmış ve böylece bilinen insanlık tarihinde İstanbul Boğazı’na köprü yaptıran ilk insan olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde dahi birçok padişahın gündeme aldığı İstanbul Boğazı Köprüsü projesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında da gündem olmuştur.
1940′lı yıllarda artan İstanbul nüfusu düşünülerek boğaza bir köprü yapılması üzerinde yerli ve yabancı çeşitli mühendisler tarafından değişik fikirler gündeme getirilmiş ancak tüm bu düşünceler tasarım aşamasının ötesine gidememiştir. Bu dönem esnasında mühendislerin ve yabancı şirketlerin projelerindeki bazı belirsizlikler hükümetin köprü projesine sıcak bakmamasını sağlamıştır. Bu yıllarda Nuri Demirdağ’ın önderliğinde başlatılan köprü projesi, dönemin yönetimi tarafından “yıkılır” düşüncesiyle kabul görmemiştir.
Özellikler 1960′lardan itibaren dünya metropolü kimliğine bürünmeye başlayan İstanbul’da trafik sorunun çözülmesi için boğaza bir köprü yaptırılması zorunluluk haline gelince, 1967 yılında dört yabancı mühendislik firmasından köprü için proje hazırlanması istenmiştir. Nitekim 1968 yılında İngiliz “Freeman Fox & Partners” isimli firmayla anlaşma sağlanmış. Takip eden dönemde açılan ihaleyi Alman ve İngiliz ortaklığı ile oluşturulan firma kazanmış ve 1970 yılından itibaren Boğaziçi Köprüsü’nün yapımına başlanmıştır. 2004 yılın istatistiklerine göre Boğaziçi Köprüsü’nden her gün yaklaşık olarak 180 bin araç geçmekteyken, günümüzde bu rakam 200 binin üzerine çıkmıştır.