Babanın gelin olacak kızına yazdığı mektup
Babanın gelin olacak kızına yazdığı mektup
Kız babalarının en çok sevinçli günde üzüldükleri,(daha doğrusu tatlı hüzün) kızlarını gelinlikle evden uğurladıkları gündür.Bir baba kızının mutlu olmasını ister.Evlenmeden önce ona biraz baskı yapsa da evden uğurlarken çok duygusal olur.Şimdi sizlerle bir kız babasının gelin olunca kızına yazdığı güzel bir mektubu paylaşıyorum:
Kızım gelecek birazdan
Çok az vaktimiz kaldı, hala ürperiyor ve korkuyorum
Ya duramazsam ayaklarımın üzerinde?
Ya bırakıpta kendimi ağlarsam gözünün önünde?
Hayır yapamam! Bu olmamalı
Toparlanmalıyım bir an önce
Her zamanki gibi dik durmalıyım karşısında
Hem kızımı “erkekler ağlamaz, hele babalar hiç ağlamaz” diye inandırmıştım
Sürdürmeliyim o koca yalanı
Kızım gelecek birazdan yanıma
Canımın yongası, yüreğimin ta şurası
Daha şimdiden hissediyorum belimin orta yerinden kırıldığını
Çözüldüğünü dizlerimin bağını
O gelmeden kendimi toparlamalı ve alıştırma yapmalıyım
Onu gelinlik içinde görür görmez “prensesler gibi olmuşsun kızım” demeliyim
Ya da yok
“Canım yavrum, o kadar güzel olmuşsun ki seni vermekten vazgeçebilirim” demeliyim
Ya da şöyle diyeyim en iyisi
“Birisi cennetin kapılarını açık bırakmış da bu melekler güzeli buraya mı kaçmış?” desem
Ama ağlar ben bunları söylersem
Zaten o benim hep prensesim, hep melekler güzelimdi
En iyisi hiçbir şey demeden
“Hayırlı uğurlu olsun kızım, Allah başınızı bozmasın”diyeyim kestirmeden
Ama bu da çok katı olmaz mı?
Olsun, zaten kızım beni hep katı bilirdi
Bir yere gitse “neredeydin?” diye
Gittiği yerden geç gelse ” kız başına bu saate kadar ne geziyorsun?” diye kızardım
O da surat asar, bazen karşılık verir giderdi karşımdan
Ama benim ona hep kızdığımı ve baskı kurduğumu düşünsede
Hiç kızmadım ben melekler güzelime
Kızamazdım, kıyamazdım
Başına bir şey gelir, incinir, korkar da yanında ben olamam diye titrerdim
Onun tırnağına taş deyse benim yüreğime kan akardı
Onun saçının teli kopsa benim yüreğim doğrulmazdı
Babaydım ben, sevdiğimi değilde hep tepkilerimi belli ederdim
Hep sevdim onu belli etmeden
Geceleri az mı izledim gizli gizli uykusunu bölmeden
Az mı dua ettim “Allah’ım alma canımı kızımın mutlulukla mürvetini görmeden”
Kızım gelecek birazdan
Daha doğrusu öpüp elimi helallik isteyecek, uçacak yuvadan
Boğazım düğüm düğüm, yüreğim iki büklüm
Keşke açabilsem de yüreğimi öpse kızım kanayan bu yaramdan
Öpse de geçse acısı her yandan
Kızım gelecek ve gidecek birazdan
Kızım gidiyorsun da yokluğuna nasıl dayanacak bu ruhsuz sandığın baban?
Ağlarsam eğer sanma ki sadece mutluluktan, hepsi ayrılıktan tomurcuğum
Hepsi ayrılıktan
Çok sevdi seni baban
Çok ağladı içinden ama gözünden yaş akmadan
Hasta olduğunda, düştüğünde, üşüdüğünde, üzüldüğünde
Katı değildim ben kızım
Sadece sana karşı hassas ve zayıf olduğumu bilme diyeydi hepsi
Yani kınalı kuzum hepsi yalandan, hepsi korkudan
Seni çok seviyorum kızım
Gidişine kan ağlasamda yine yalan söyleyeceğim sana
Mutluluktan ağlıyorum desemde halbu ki ayrılıktan
Halbu ki yokluğuna alışamayacak oluşumdan
Güle güle git diyecek kızına bu yorgun babası
Mutlulukla dolsun diyecek evi, yuvası
İncinmesin yüreğin, akmasın diyecek gözünün yaşı
Kurban olur ona babası
Desem mi ona acaba
“Hadi babası, öp de geçsin bu ayrılık acısı”