Ergenlik Dönemiymiş. Peh!

Ergenlik bir dönemdir ve bu dönemdeki asıl konu değişimdir. Bedenin değişimi, duyguların değişimi çocukta ağır ve sancılı geçebilir.  Ergen için asıl soru “Ben kimim?” sorusudur ve bu soruyu sürekli kendine sorar. Doğal olarak da kişilik arayışı etkindir.

Bu konuda ailelerin ve çevresindeki insanların üzerine düşeni yapması gerekir.  Özellikle kişilik konusunda olumlu örneklerin gösterilmesi ve onları model alması sağlanmalıdır.

Tabi bunlar kitabi bilgiler ve bu bilgileri neredeyse her genç ve her aile biliyor. Özellikle de ilköğretim ikinci kademedeki öğrenciler. Şimdi gelelim asıl soruna. Buradaki her şey şimdiye kadar normal fakat bir gencin “Ben ergenlik dönemindeyim bana karışamazsınız” demesi veya ailenin “çocuğum ergenlik döneminde bir şey demek istemiyorum” demesi ergenlik dönemindeki en büyük sorundur.

Genellikle karşılaşıyoruz. Deneme sınavı puanları çok düşük, doğrular yanlışların yarısından da az, okul notlarının çoğu 1… İşte bu durumda öğretmen aile ile konuşmaya başladığında ailenin ilk cevabı bu oluyor “Hocam, siz daha iyi bilirsiniz çocuğum ergenlik döneminde üzerine gidemiyoruz.” Hayır, bu olamaz.

Asıl bu dönemde üzerine gitmeniz onunla ilgilenmeniz gerekiyor. Türkiye şartlarında ergenlik dönemine denk gelen ve iyi bir lise için ilk adım olan sınava girecekler. Ergenlik dönemindeki bu çocuğa seslenmeyerek hayatını karartmayın. Her çocuk ergenlik döneminden geçiyor ve sorumluluklarının farkında.

Zaten siz gerçek model olamazsanız veya kalkıp da her dediğini yapmaya çalışırsanız bu iş olma. Unutmayın iyi bir lise iyi bir üniversiteyi işaret eder her zaman. Zaten her dediğini yaptığınızda da sizi yönetmeye kalkar ve doğal olarak üzerine daha çok yük biner. Ama bizim istediğimiz bu dönemde az yük olması değil mi?

Ergenlik dönemi ile sorumluluklarını karıştırmayın, ayrıca bunu kullanmasına hiç izin vermeyin…